90+3 Ege’de Futbol
6 mins read

90+3 Ege’de Futbol

Bülent Buda: Üç 90 dakikadır insanın durduğu yerde enerjisini tükettiği iklimler. Salt sadece iklimde değil 3 sıkı takımdan 2’si deplasman.

Kazanılan 3 puan ise az değil. İsteyen dilediğini düşünebilir ve de söyleyebilir. Bence başarıdır. Üç zorlu maçta oyun alanında dönüşümlü, yarışmaya katılan, koşan, istekli ve de uyumlu bir yapı gözlemledim. Lis’in yeniden katılımıyla daha güvenli, sıkı bir savunma yapısı, iyi futbolcuların oluşturduğu şeçkin bir orta saha toplamda yarışan oyuncu grubu.

Bu bağlamda Anthony Dennis’in oyun kalitesinin iştahını, yarışmacı kimliğini tanımlayacak sözcükleri bulmakta zorlanıyorum. Tek kelimeyle müthiş.

45-65. dakikalar arasında Alanya eşitlik golü sonrası ikinciyi ararken bir miktar geriye yaslanma sorunu gözleniyor.

Ve 65-90. dakikalar arası çok şey değişiyor. Meşin yuvarlak, ‘‘at şu ikinciyi’’ diye seslenerek çağrı çıkarıyor sarı kırmızılılara adeta.

Süper Lig’i adımladıkları ilk 3 haftada yenik düşmeme ve de kazanma isteğini, yarışma kalitesini üst düzey sergiliyorlar.

Bu bağlamda yeri gelmişken izin verirseniz bir soruna değinmek istiyorum. Lütfen oyun alanı dışına fazla takılmayalım. Göztepe Gürsel Aksel Tribünleri tüm ülkeyi kıskandıracak tutku, coşku ve güzellikleri sergiliyor. Bırakın sahaya veya başka yere kim girerse girsin o işlerle güvenlik güçleri ilgilensin. Yazık değil mi? Böylesine güzel günlerde boş tribünler! Lütfen arkadaşlar biz sadece kazanmaya odaklanalım. Öteki işlerle kendimizi de kulübü de yormayalım lütfen.

Fatih Tanfer: Göztepe, Alanya deplasmanında aldığı 1-1’lik sonuçla lige yenilgisiz devam ediyor. Göztepe’nin yine iyi bir oyun planı vardı. Hatlar arasındaki mesafeyi kısa tuttu. Ancak basit bir hata sonrası kalesinde gördüğü golle galibiyeti kaçırdı.

-Kaleci Mateusz Lis’in takıma geri dönmesi büyük avantaj. En önemlisi güven veriyor. Defansta Nilsen istenilen düzeyde değil. Heliton’un yine savunma iradesi ve sürekliliği devam ediyor. Gerçek bir profesyonel. Takım halinde topla buluşan her Alanyalı oyuncuya yoğun baskı yaptı ve rakibinin oyununu bozdu.

-Orta alanda Tijanic’in erken çıkması, Göztepe’nin hücum planını bozdu. Dennis için geçen sezon Doğan’ın sakatlanması sonrası, ‘formayı bir aldı bırakmıyor, tüm mücadeleleri kazanıyor. Enerjisi ve hırsı üst düzeyde. Göztepe adına büyük kazanç’ ifadesini kullanmıştım. Hala o görüşteyim. Süper Lig’de de mevkisinde en iyilerden biri olacağına inanıyorum. Juan Santos da Silva, Kuryu Matsuki, Bokelo bana ilerisi için umut verdiler.

-Göztepe, Süper Lig’e çıkan kadrosundan bir çok oyuncuya görev veriyor. Hiç de yadırgamıyorlar. Kadro istikrarı, canlı ve agresif oyun anlayışından taviz vermiyorlar. Rakiplerine maçın her anında reaksiyon gösteriyorlar. Marifet iltifata tabidir. Teknik direktör Stoilov’un payı bu konuda çok büyük. Hiç bir mazeretin arkasına sığınmıyor. Takımını taktiksel ve psikolojik olarak iyi hazırlıyor. Her hafta hem oyuncular hem de takım oyunu gelişiyor. İlerleyen haftalarda kazanma alışkanlığınıda elde eden Göztepe izleyeceğimizden hiç şüphem yok.

Mehmet Demirtaş: Göztepe, Stoilov’un elinde artık tam anlamıyla bir sistem takımı olduğunu Alanyaspor karşısında da bir kez daha kanıtladı. Sarı kırmızılılar, enerjik yapısı ve son düdüğe kadar pes etmeyen mücadeleci kimliğiyle rakiplerine zorlu anlar yaşatmayı sürdürüyor. Maç genelinde topu rakibe bırakıp kazandığı toplarla geçiş hücumunda tehlike yaratmaya çalışan bir Göztepe izledik. Dennis yine harika işler çıkardı. Ona Solet’te eşlik etti. Stoilov’un Göztepe adına büyük şans olduğunu hep dile getirdim. Takıma kazandırdığı yarışmacı ve asla pes etmeyen kimlik çok değerli. Ancak Nielsen ısrarına ne zaman son vereceğini merakla bekliyorum. Juan-Matsuki-Romulo üçlüsü hem hava toplarında hem ikinci toplarda hem de geçiş oyununda son derece fark yarattılar. Heliton, rakip santraforlar üzerinde fiziksel üstünlüğünün yanında psikolojik üstünlük de sağlıyor.

Öyle ya da böyle Göztepe Fenerbahçe’den aldığı 1 puandan sonra Alanya deplasmanından da 1 puanla döndü. Sarı kırmızılılar takım olma yolunda müthiş adımlar atıyor. Takımın mağlup olmaması direnci ve enerjiyi artırıyor.

Takıma katılanların ve katılacak olanların uyum sürecini hızlıca atlattığı zaman tribünde taraftarı, sahada kazanmak adına var gücüyle mücadele eden oyuncu grubuyla keyif veren bir Göztepe’yi izleyeceğimizden hiç şüphem yok.

Futbol para pul işi değil, yürek işi. Eğer taraftarın cefakar, futbolcuların sahaya çıkıp yüreğini ortaya koyuyorsa başarı kaçınılmaz olur. Her ne kadar saha kapatma cezası içimizi acıtsa da saha içine ve kazanmaya odaklanmaları çok daha değerli.

Evet, iki sezon aradan sonra İzmir yeniden Süper Lig ile buluştu.

Ama yaşanmasını arzu etmediğimiz olayların ardından hevesimiz kursağımızda kaldı.

İki maç saha kapatma!

Tribünleri futbol için dolduran, kombine biletlerini satışa çıkar çıkmaz dakikalar içinde satın alan 20 bin cefakar taraftarı cezalandırmak ne kadar adil?

Göztepe tribünü seyirci ortalamasıyla ve takımlarına olan tutkularını tüm Türkiye’ye muhteşem görsel şölenleriyle ispatlamıştır. Herkesi kendilerine hayran bırakmıştır.

TFF’nin, Göztepe’nin itirazını dikkate almasını bekliyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir